Safer ayında yapılması gereken ibadetler! Safer ayı uğursuzluk ve bela mı getirir?
Safer ayında hangi ibadetler yapılabilir? Safer ayına özel bir ibadet veya dua var mıdır? Safer ayı uğursuzluk ayı mıdır? Safer ayında başımıza musibetler mi gelir? Peygamber Efendimiz Safer ayını ümmetine nasıl tanımlamıştır?
Hicri/Kameri takvimin Muharrem ayından sonra gelen ikinci ayı olan safer ayı idrak edilmeye başladı. Safer ayının içinde neler yapılması gerektiği ve ibadetleri merak konusu oldu. İşte, Safer ayında yapılması gereken ibadetler...
SAFER AYINDA HANGİ İBADETLER YAPILABİLİR?
Safer ayına has özel bir dua veya ibadet şekli yoktur. Hz. Peygamberin (s.a.s.) yaptığı günlük ibadet ve dualar, bu ayda da yapılır. Kamer aylarının ikincisi olan Safer ayında belalardan korunmak için günahlara tövbe etmeli, çokça istiğfar çekmeli, özellikle bol bol kaza namazı kılmalı. Ayrıca sadaka vermeli Allah'ın (cc) isimleri zikredilmeli ve salavatlar ile meşgul olunmalıdır.
Resul-i Ekrem (asm) Efendimiz buyurdu ki: "Sadaka belâyı def eder ve ömrü uzatır." (Heysemi, Mecmaü’z-Zevaid, III/63)
SAFER AYI UĞURSUZLUK VE MÜSİBET AYI MIDIR?
Safer ayının uğursuz olduğu ve bu ayda bela ve musibetlerin çokça meydana geldiği şeklinde bir anlayış Cahiliye dönemine ait olup (Ebû Dâvûd, Tıb, 24), dinimizde yeri yoktur. Safer ayını uğursuz sayma geleneği çok eskiye dayanmaktadır. Araplar, savaşın, baskınların, intikamın yasaklandığı mübarek haram aylarından çıkıp da ölümün, savaşın, soygun ve baskınların yapıldığı Safer ayına girdiklerinde bu durum onlara çok ağır geliyordu. Bu durum, onlarda, Safer ayının uğursuz olduğu itikadını oluşturdu. İslâm ise buna inanmalarını yasaklamıştır. Zira vakit, sadece vakit olması açısından uğursuzluk veya zarar getirmez. Uğursuzluk veya zarar, insanın bu vakitte yaptığı kötülükten doğmaktadır. Kötü kişi kötülüğü işlemek suretiyle zamana da zemine de uğursuzluk getirmektedir, aksi ise doğru değildir.
Safer ayı, cahiliye Arapları tarafından uğursuz ay olarak tanınıyor ve bu ayda umre yapmak büyük günahlardan sayılıyordu. Resûlullah (asm) ise “Umre her zaman helâldir!” (Buhari, Hac, H. No:777) buyurarak bu aya atfedilen uğursuzluk inancını kırmıştır. Ama ne yazık ki; bu ayda akdedilen nikâhların uzun ömürlü olmayacağı, bu ayda yapılan faaliyetlerin sonuçsuz kalacağı, bu ayda başlanılan işlerin uğursuzlukla biteceği tarzındaki inançların, cahiliye Araplarından beri halk arasında yer yer varlığını sürdüre gelen hurafelerden olduğunu görmekteyiz.
Ebû Hüreyre’nin (ra) rivâyetiyle Resûlullah (asm) Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"İslâm'da taşe'üm (uğursuz sayma, kötüye yorma) yoktur; en iyisi tefe'üldür. (iyiye yorma) " (Buharî, Tıb, 54)
Böylece bu zararlı anlayışın İslam'da bulunmadığını ifade etmiştir. Diğer bir hadiste ise şöyle buyurmuştur:
"Eşyada uğursuzluk yoktur, Safer ayında uğursuzluk yoktur, baykuşun ötmesinde bir uğursuzluk yoktur." (Müslim, Selâm, 102)
Safer ayının normal aylardan olduğunu tespit ettikten sonra; her ne kadar güvenilir kaynaklarla teyit edilmese de burada, Safer ayında yapılması uygun bulunan şu duâyı zikredebiliriz:
"Bismillahirrahmanirrahim. Allah’ım; hamd ve şükür sana mahsustur! Minnetim sanadır! Ben senin kulunum ve ben bundan dolayı huzurluyum! Nefsimi, dinimi, dünyamı, ahiretimi, işlerimin sonunu ve amelimi sana emanet ediyorum. Bütün Muhammed (asm) ümmetini senin gücünün, havlinin, kudretinin ve kuvvetinin şiddetinden, sana emanet ediyorum! Muhakkak sen, emaneti koruyansın; hükmü nafiz olansın; kazası galib olansın!"
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.